İZMİR – ANTALYA - İZMİR I. Bölüm(Yollarından manzaralar)
İZMİR – ANTALYA -
İZMİR (Yollarından manzaralar)
İzmir’den yola çıkıp Aydın- Muğla-Fethiye-Kalkan-Kaş
üzerinden Antalya’ya gidecek, dönüşte ise Antalya’dan yola çıkıp Korkuteli,
Acıpayam, Denizli, Aydın üzerinden dönecek şekilde bir gezi plan yaptık ve bunu
uygulamaya koyduk fakat uzun bir yol olduğu için bu yolculuğumuzu üç bölüm
halinde sunacağım.
Birinci bölüm
İZMİR – KALKAN
İzmir’den yola çıktık, şehir trafiğine girmemek için çevre yolundan gitmeye kara verdik. İlk olarak karşımıza Bayraklı Tünelleri geldi,
yolu bir müddet takip ettikten sonra trafiğin azaldığı yerden otobandan ayrılıp normal yola döndük, Adnan Menderes havaalanının yanında geçerken içeriye girip bir iki kare çekip yola devam ettik,
İzmir’den yola çıktık, şehir trafiğine girmemek için çevre yolundan gitmeye kara verdik. İlk olarak karşımıza Bayraklı Tünelleri geldi,
yolu bir müddet takip ettikten sonra trafiğin azaldığı yerden otobandan ayrılıp normal yola döndük, Adnan Menderes havaalanının yanında geçerken içeriye girip bir iki kare çekip yola devam ettik,
Tekrar otobana girip hızla
ilerlerken 75.Yıl Selattin Tünelinden geçip
Aydın şehrine girmeden dışından
geçip Muğla’ya doğru yolumuza devam ettik, Önümüze köftecileriyle ünlü olan Çine
kasabasının içinde geçtik,
tabi burada yeni yapılmakta olan Çine barajına da bakmadan edemedik.
Beton gövdesi iyice ortaya çıkmış. Bu baraj sulama içinde
kullanılacakmış ve Ülkemizde bu gibi yararlı işlerin yapıldığını görmek insanın
içini ürpertip, hoş bir duygu veriyor. Yol Yatağan’ın dışından geçip giderken bizde
ona uymuş devam ediyorduk. Çevre yolunu kullanarak Muğla’nın dışından geçip gittik
ama
Muğla Üniversitesinin önünden geçip Sakar Geçidine doğru yola almaya devam
ederken,
Ula’yı geçince eski zamanlardan kalma bir su sarnıcını görüp onu da
resimledik.
Sonunda ünlü Sakar Geçidine girdik, lakin zaman geçtikçe bu geçidin
yolları genişletilerek bu günlerde iki şeritli Duble yol haline getirilmiş.
biraz daha ilerleyince Akyaka tatil
beldesini görüntüledik.
Tabi ki Marmaris sapağını geçerken Söğüt ağaçlarıyla
kaplı olan eski Marmaris yoldan da bir kare çekmeyi ihmal edilmezdik.
Önümüze
gelen Köyceğiz’e şöyle bir girip tur attıktan sonra yolcu yolunda gerek deyip
yola koyulduk.
Eskiden Göçek’e gelmeden önce virajlı ama güzel manzaralı yolundan giderken yeni açılan Göçek Tüneli ile yol hem kısalmış hem de virajlı yolda meydana gelebilecek tehlikeleri azaltmış
ama ben yinede şimdilerde dağ yolu olarak kalan eski yolu tercih ederim. Göçek’e daha önceleri girdiğimiz için buraya girmeyip devam ettik
ama Göçek’ten hemen sonra gelen ve merak
ettiğimiz Günlüce koyuna girmeden edemedik
Buranın güzelliğini seyrettikten
sonra denize girmeden olmazdı lakin yolu daha yeni yarılamış olduğumuzdan bu
isteğimizi bir başka bahara bırakarak bu güzel koydan çıktık, yola 15, 20
dakika devam ettikten sonra arabayı sağa park alanına çekip aşağıdaki koyu
seyretmeye daldık.
Kenarda çay satıcısından bir çay alıp Katrancı koyunun
müthiş güzelliğine dalıp çayımızı yudumladık.Fethiye’yin de dışından geçip doğa
manzarasını seyrederek ilerlerken önümüze gelen yol levhasından sağ dönerek Kaş
yönüne döndük. Sayısız sayıda ANTİK Kent levhalarını geçtikten sonra PATARA Antik
Kent levhasını görünce e artık buraya girelim diyerek saptık, hızla denize
doğru yol alırken birden karşımıza PATARA Antik Kenti çıktı.
Burasını
hayranlıkla ve ilgiyle gezip baktıktan sonra biraz daha ileri karşımıza çıkan
levha bu da nedir diye bizi meraklandırdı, okuyunca burasının deniz kaplumbağalarının
üretme sahasın olduğunu öğrendik,
sahile kadar uzanan tahta yol demek ki bunun
içi yapıldığını düşünsek te, kuma ayak basınca niye bu tahta yolu yaptıkların
yanladık çünkü toprak sıcaktan çok ısınmış ve basanın ayağını yakıyor olduğunu
deneyerek öğrendik.
Burada da bir müddet oturup çevreyi seyrettikten sonra yola
devam etmemiz gerektiği için yola koyulduk.Bir tepeyi tırmanıp inişe
geçtiğimizde karşımıza son yılların gözde Tatil beldelerinden biri olan KALKAN
çıktı.
Sessizliği ve güzelliğiyle insanları kendine bir mıknatıs gibi çekiyor.
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfdlQvQsgWa99yQSAg7vA_dv5E6B9q6cuns7hkoYr6vwFCJczGF-NFav7-HxoT9ZtI87NPCGMh9pivencAm6_FBmKmS0_XveHAOdQPrzhu5fhVOVvDWWtVZ2TqiHOcdAzB5A8nL0H9nlIG/s1600/44.jpg)
Kenti görünüşünü arkamızda bırakarak ayrıldık.
tabi burada yeni yapılmakta olan Çine barajına da bakmadan edemedik.
Kenarda
durup virajlarını bir fotoğrafını çektik
Eskiden Göçek’e gelmeden önce virajlı ama güzel manzaralı yolundan giderken yeni açılan Göçek Tüneli ile yol hem kısalmış hem de virajlı yolda meydana gelebilecek tehlikeleri azaltmış
ama ben yinede şimdilerde dağ yolu olarak kalan eski yolu tercih ederim. Göçek’e daha önceleri girdiğimiz için buraya girmeyip devam ettik
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhfdlQvQsgWa99yQSAg7vA_dv5E6B9q6cuns7hkoYr6vwFCJczGF-NFav7-HxoT9ZtI87NPCGMh9pivencAm6_FBmKmS0_XveHAOdQPrzhu5fhVOVvDWWtVZ2TqiHOcdAzB5A8nL0H9nlIG/s1600/44.jpg)
Kenti görünüşünü arkamızda bırakarak ayrıldık.
Comments
Post a Comment