İZMİR – ANTALYA - İZMİR III. Bölüm (Yollarından manzaralar)
İZMİR – ANTALYA - İZMİR III. Bölüm (Yollarından
manzaralar)
İzmir’den yola çıkıp Aydın- Muğla-Fethiye-Kalkan-Kaş
üzerinden Antalya’ya gidecek, dönüşte ise Antalya’dan yola çıkıp Korkuteli,
Acıpayam, Denizli, Aydın üzerinden dönecek şekilde bir gezi plan yaptık ve bunu
uygulamaya koyduk fakat uzun bir yol olduğu için bu yolculuğumuzu üç bölüm
halinde sunacağımı bildirmiştim.
Şimdi bu gezi planının üçüncü ve son bölümünü sizler
sunuyorum.
Antalya ilinin Kemer ilçesi Göynük beldesinde bulunan eski
adı CLUP ART OTİUM HOTEL olup, şimdilerde HOTEL LA MER ART olarak hizmet sunan
otelde, geçirdiğimiz tadı damağımızda kalan altı günlük tatil sonrası bizlere
tekrar yol gözükmüştü. Otelden
çıkmadan önce güzelce bir kahvaltı yapıp İzmir’e doğru yola çıkarken bize
gözünü dikmiş bakan Tahtalı dağıl sisli zirvesi enfes görünüyordu,
Göynük
beldesinden ilerlerken birden bire karşımızda yolun kenarında bir gemi görünce
şaşırmadık ta değil ama az sonra bunu da bir otel olduğunu anladık. (Queen Elizabeth Hotel)
Buradan
çıkıp Antalya’ya doğru ilerlerken yol çalışmaları olduğunu gördük ve hızımızı
gösterilen işaretler göre ayarlayıp ilerlerken bunu bir yol çalışmasıyla
birlikte tünel yapımı olduğunu gördük, şimdilerde bu tüneller bitmiştir.
Eskiden
iki şeritli tek bir yol olan bu yol şimdilerde iki veya üç şeritli gidiş geliş
şeklini almış olup bu tünellerle kazaların çok olduğu bu yolu biraz daha
rahatlatmıştır. Antalya’ya gelmeden önce sizleri karşılayan Sıçan adası
etrafındaki tur tekneleri ile güzel bir görüntü veriyordu.
Şehri içine girmek istemedik ama yinede Konyaaltı
plajının güzelliği görmek için girdi ve buranın bir iki fotoğrafını çektik. Sanki bizi çağırır gibiydi
Bu manzara seyredilip karşısında çay içilmez mi!
ama onu ancak birkaç kare ile
görüntüledikten sonra Şehrin içinden İzmir gitmek üzere yolumuza devam ettik,
hafif yaylı sistem olan trenleri de gördükten sonra
yavaş, yavaş şehirden
uzaklaşmaya başlamıştık.
Düzlerçamı yerleşim yerinden geçip hızla
Korkuteli’ne doğru ilerledik.
Korkuteli’nden geçerken bir arkadaşımdan
burada bulunan Giliğ pastanesinde yanık sütle yapılan dondurmayı yememi söylediği
aklıma gelmişti, onun dediğini yaparak yedim çok değişik bir tadı vardı. Yalnız
bu anı görüntüleyemedik belki bir dahaki seferde bu dondurmayı yerken
görüntüleriz, ayrı burada tulumba tatlısı da bir farklı gibi göründü ama fazla
gelecek diye onun tadına bakmadık lakin güzel olduğunu söylediler. Burada
ayrılıp yolumuza devam ettik, Antalya, Fethiye, Denizli yol ayrımı olan Burdur
ilinin Çavdır ilçesine bağlı Söğüt kasabasından geçerken
Söğüt kasabası girişinde bulunan Tak
yol bazen
duble halini alıyor ve tenhalaşıyordu ama bir çok yerde yol çalışmalar vardı.
Yollarda karşımıza çıkan Belde, Kasaba ve köyleri bir, bir
arkamızda bırakıp yolları da kat ederek Denizli’ye yaklaşmıştık,
bir
anda kendimizi Denizli’nin içinde ilerlerken bulduk
İzmir yolu üzerinde bir alt geçit.
İlginç bir üst geçit
Pamukkale - Aydın yol ayrımı.
burayı da geçerek
devam ettiğimiz yol sonunda bizi Aydın’a geldi,
buradan otoyol girip
İzmir’e doğru yola alırken karşımıza Selattin Tüneli geldi,
tünelden çıkıp
yola devam edip
Yeşildere bulvarında ki ATATÜRK Maskı
![](https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEh3urObhgBSQ9WyyJPFsyEhoPTZJVc0kmx0yeve5lqeL0nZzABl6Yha-sYsu16xfZA8hbB1PjcQHfDG6OvUrSINmxMc5vLPgzgu4AM849mam7BMMVOIslxzvzELuZ_HqfcqYWbPzxwjyEmq/s1600/42.jpg)
Konak Pier önü.
NOT: Yol boyunca geçtiğimiz birçok yerin fotoğrafını çekmemize rağmen hepsini burada sizlerle paylaşmak mümkün olmadığı için üzgünüm. Belki böyle yolculuğu bir daha yapmak olanağı olurda o zaman buradan kalan ve yeni çektiğimiz fotoğrafları yüklerim.
Comments
Post a Comment